Doğum sonrasındaki ilk günlerde bir anne kendini üzgün ve bunalmış, daha endişeli hissediyor; hiç kimseyi görmek istemiyor, bebeğini bile kucağınıza almıyorsa dikkat: Lohusa depresyonu geçiriyor olabilir. Pek çok kadında görülebilen bu durum kimi zaman kısa sürede geçse de kimi zaman daha uzun ve şiddetli aksedebiliyor. Lohusa depresyonu nedir? Lohusa depresyonu neden olur ve nasıl tedavi edilir? Lohusa depresyonu ile ilgili soruları ve cevapları yeni yazımızda sizin için derledik.
Doğum, yepyeni bir başlangıç demek. Kavramsal anlamının yanı sıra somut anlamıyla da doğum yepyeni bir başlangıcı ifade ediyor. Bir insanın hayat yolculuğu doğumla başlarken anne ve babaların hayatı da doğumla birlikte köklü bir değişime uğruyor. Özellikle kadınlar için durum biraz daha zorlayıcı... Fiziksel açıdan birçok değişim yaşayan, doğum gibi bilinmez bir operasyonu göğüsleyen kadınlar doğumun ardından ruhsal sarsıntı yaşayabiliyor. Aylarca heyecan içinde bebeklerini kucağına almayı bekleyen ancak doğum sonrası ne yazık ki bebeğini ardından emzirmeyi, kucağına almayı reddeden onlarca anne var.
Öncelikle şunun altını çizelim; bu durum bir karakter zayıflığı değil, bu durum Lohusa Sendromu da denilen literatüre girmiş bir hastalık. Yani herkesin başına gelebilir. Peki ama neden?
Lohusa Depresyonu Belirtileri Nelerdir?
Lohusalık kadınların doğumdan sonra geçirdikleri en az 6 haftalık bir süreçtir. Sezaryen doğum yapan kadınlarda bu süreç biraz daha uzun sürebiliyor. Lohusa döneminde vücudu kadının fiziksel olarak hamilelik öncesi haline dönmeye çalışıyor; rahim ve üreme organları kendini bu dönemde toparlıyor. Kadınlarda baş gösteren bazı duygusal tepkiler de lohusalık döneminde ortaya çıkıyor. Lohusa depresyonuna kadınların bu dönemde yaşadığı fiziksel değişimler sebep olacağı gibi kötü bir hamilelik süreci geçirmiş olmak, doğum sonrasında meme acısı yaşamak ve uykusuzluk da nedenler arasında yer alıyor. Lohusa depresyonu belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Üzgünlük, yorgunluk ve bunalmışlık duygusuna kapılmak
- Endişeli, korkmuş veya panik halde hissetmek
- Suçluluk duygusu yaşamak.
- Sürekli ağlama isteği duymak.
- Karamsar veya umutsuz hissetmek
- Sinirli olmak ve her şeye daha fazla sinirlenmek.
- Ya çok uyumak ya da uykuya dalamamak.
- Odaklanma problemleri yaşamak.
- Bebeğini kucağına almak, emzirmek istememek.
- Aileyle bir arada olmak istememek, eşiyle bağ kurmamak.
- Daha şiddetli depresyonda bebeğe veya kendine zarar vermek istemek.
Lohusa Depresyonu Nasıl Tedavi Edilir?
Lohusa depresyonuna doğum yapan her kadın yakalanabilir ancak yakalanma riski daha yüksek olanlar var. Örneğin, geçmişte depresyon geçirmiş olan kadınların lohusa depresyonu yaşaması daha yüksek bir ihtimal. Hamilelik sürecinde stres yaşayan kadınların ise lohusa depresyonuna yakalanma olasılığı rahat bir hamilelik geçirenlere göre daha fazla.
Lohusa depresyonu tedavisi kişiden kişiye değişiyor. Eğer çok şiddetli bir depresyon söz konusuysa bir uzman desteği almak çok daha faydalı olacaktır. Eğer şiddetli bir depresyon söz konusu değilse yakınlarının da desteğiyle kadınların özgüvenleri yerine getirilebilir. Bunun için de kadınların özbakımlarına dikkat etmeleri önem taşıyor. Bu noktada da en büyük görev eşlere düşüyor.
